Havanın aşırı sıcak olduğu bir yaz günüydü ve Kadir de çok yorulmuştu ayrıca sıcak iyice bunaltıyordu bununla beraber henüz bir balık bile oltaya takılmış değildi!
O sırada Kadir, oltaya bir şeyin takıldığını hisseder! Hemen çıkrığın koluna asılır ama ne yaptıysa bir türlü makarayı saramaz!
Meğerse Kadir heyecandan çıkrığın kolunu kısa tutuyormuş! Derhal hatasını düzeltir ve olanca kuvvetiyle çıkrığın koluna asılır!
Çevirir, çevirir, çevirir…
Derken, olta aniden yukarı fırlar!
Bir an gözlerine inanamaz! Oltanın ucunda balık yerine bir küp durmaktadır. Büyük bir şaşkınlık yaşayan Kadir, bir süre sonra kendine gelir ve “Zengiin oldum” diyerek göbek atmaya başlar.
Uzunca bir süre göbek atmaya devam eden Kadircağız, sonrasında altınlarını almak amacıyla küpü kırar!
Kırılan küpten çıkanı görünce şaşkınlığı katlanır. Altıncıklar yerine bir tomar kağıt durmaktadır.
Üzgün ve şaşkın bir şekilde kağıda elini uzatır ve yazılanı okumaya başlar
Kadir, kağıtta yazılanları okuyunca, altın yerine daha değerli bir şey bulduğunu hemen anlar. Artık tüm dertleri bitecekti çünkü küpten çıkan kağıtta aynen şunlar yazılıydı!
Basit makinelerde işten kazanç yoktur!
Çıkrık
Atalarımız, kuyudan su çekmek için geliştirdikleri bir sisteme "çıkrık" adını vermişlerdir. Bu sistem, silindirin ucuna takılan bir kol sayesinde az kuvvet harcayarak suyu kuyudan çekmeyi mümkün kılmıştır.
Çıkrıkta, uygulanan kuvvet, kuvvet kolu (R) arttıkça azalır. Ancak kolu çevirdiğimizde alınan yol artmaktadır.
Fakat unutmamak gerekir ki, çıkrıkta kuvvet kolu, yük kolundan her zaman uzun olduğundan her durumda kuvvetten kazanç, yoldan kayıp bulunmaktadır.
Çıkrıkta her durumda kuvvetten kazanç, yoldan kayıp vardır!
- 1
Özetle
- Çıkrıklar, bir silindir ve koldan meydana gelen basit makinelerdir
- Kuvvet kolu, yük kolundan her zaman uzun olduğundan çıkrıklarda her durumda kuvvetten kazanç, yoldan kayıp vardır.
- Çıkrıklar; balık oltasında, kuyularda su çekmede, eskiden yün ya da ip eğirmede kullanılır